Sevgili Dostum
Ülkemiz büyük bir ekonomik krizin içine yuvarlanırken, her zaman olduğu gibi en yoksullar en çok etkilenenler oluyor. Önümüzdeki kış ayları, bu krizin daha da derinleşeceğini düşünürsek, yoksulların ve yoksunların önünde çok zorlu bir dönem olduğunu açık bir şekilde görebiliriz.
Elbette yoksulluk ancak uzun vadeli kamu politikalarıyla azaltılabilir ve yok edilebilir. Ancak bu kamu müdahalelerini beklemek, gözümüzün önünde yok alan, hasar alan insanları seyretmek anlamına geliyor. Hele yoksulluğun en dibinde yer alan, yoksulluğun artık açlık, sıcak bir barınak ve okula gidecek ayakkabı ve forma bulamamak anlamına geldiği derin yoksulluğun girdabında yer alan insanlarımız için. Dolayısıyla bu konuyla uğraşanlara destek olmak bir insanlık ve kamusal görev şu anda…
İşte benim 43. İstanbul Maratonu’nda, adlarına 10.000 TRY bağış toplamaya niyet ettiğim Derin Yoksulluk Ağı, yoksulluğun bu en çaresiz, en yalnız noktasında çalışıyor; dayanışma ağları kuruyor, sebepleri tespit ederek çözüm geliştirmeyi deniyor.
Derin Yoksulluk Ağı’nın amacı “iyilik” değil. Yaptıklarını öncelikle bir kriz müdahalesi olarak tanımlıyorlar. Dahası, literatüre katkı sunan çalışmalar yapıp (web sayfalarındaki raporları okuyabilirsiniz) hem İstanbul’da İBB dahil çeşitli belediyeler ile işbirlikleri geliştiriyor, hem de yerel yönetimlerin sosyal hizmet prosedürleri ve eksiklikleri üzerine çalışıyorlar.
Aylık 300 TL ile bir anne ve bebeğin temel ihtiyaçlarını; aylık 600 TL destekle ise kalabalık bir ailenin gıda ve temel bakım ürünü desteği ile elektriği kesildiği için karanlıkta oturan, mama alamadığı için çocuğunu mamadan kesenlerin iliklere işleyen endişe, acı ve yalnızlığına ilk müdahale yapılabiliyor.
Sevgili Dostum,
Lütfen kampanyamı destekle. Krize müdahalede ilk adımı birlikte atalım. 300 TRY bir anne ve bebeğine, 600 TRY ile de bir aileye omuz vermek de mümkün. Açlığın, çaresizliğin, endişe halinin derinleşmesini birlikte engelleyelim. Derin yoksulluğun nefesini kestiği insanlara yalnız olmadıklarını gösterelim. Çok daha hakkaniyetli bir dünya ve Türkiye mümkün; bunu birlikte gerçekleştirelim.
Selamlar, sevgiler
Barış