Toplumsal potansiyelin gelişimini sağlamak, toplumsal duyarlılık bilincini gelecek nesillere aktarmak için özgün, yenilikçi ve kalıcı değerler oluşturarak dokunduğumuz insanların hayatında fark ve farkındalık yaratmak amacıyla Nef çatısı altında çalışmalarımıza başladık. İnsanların dertleriyle dertlenmenin, hayatlarına değer katabilmenin, yaptığını anlatmaktan ziyade eyleme geçirmenin önemini bilerek 2015 yılında vakıf kimliğine geçtik ve çıktığımız yolda bize destek olmak isteyen gönüllülerle güçlerimizi birleştirdik. İnanıyoruz ki; verdiğimiz bizimdir, elimizde tuttuğumuz değil. Verdiğimiz kadar zenginiz, varlığımız kadar değil.
Bu yol, nerede başlar, nereye gider? Sadece taştan, topraktan, etrafındaki çalılardan mı ibaret sizce? Bu yol, tarihin yazıldığı yol. Koca bir ulusun kaderinin çizildiği, tüm dünyanın imkansız diye bir şeyin olmadığını öğrendiği yol. Sancaktar Mehmet’in son nefesinde bile bayrağı toprağa düşürmediği Zehra Ana’nın mermi taşıdığı, İsmaillerin, Alilerin, Ayşelerin, Osmanların, Türk Milletinin “bir” olduğu ve zafere koştuğu yol. Bu yol zafer yolu. Tam 100 yıl önce koca bir ulus doğdu bu yolda. Asla vazgeçmeden mücadele etmeyi, gücü, azmi, inancı tüm dünyaya gösterdi bu yolda koşanlar. Büyük zaferin 100. yılında tıpkı atalarımız gibi biz de “bir” oluyoruz ve onların izinden koşuyoruz. Tarihin en zorlu mücadelelerinden birinin yaşandığı yolda, dünyanın en zorlu maratonlardan birini başlatıyoruz. Ay-yıldızlı bayrağımızı taşıyarak omuz omuza koşmak için Nef Vakfı olarak düzenlediğimiz Zafer Ultra Maratonu’na tüm halkımızı bekliyoruz.
Toplumsal potansiyelin gelişimini sağlamak, toplumsal duyarlılık bilincini gelecek nesillere aktarmak için özgün, yenilikçi ve kalıcı değerler oluşturarak dokunduğumuz insanların hayatında fark ve farkındalık yaratmak amacıyla Nef çatısı altında çalışmalarımıza başladık. İnsanların dertleriyle dertlenmenin, hayatlarına değer katabilmenin, yaptığını anlatmaktan ziyade eyleme geçirmenin önemini bilerek 2015 yılında vakıf kimliğine geçtik ve çıktığımız yolda bize destek olmak isteyen gönüllülerle güçlerimizi birleştirdik. İnanıyoruz ki; verdiğimiz bizimdir, elimizde tuttuğumuz değil. Verdiğimiz kadar zenginiz, varlığımız kadar değil.